İngilizce konuşma ipuçları

İngilizceyi nasıl konuşacağız?

Yıllardır öğreniriz şu İngilizceyi ama bir türlü konuşamayız. Türkiyenin bir gerçeği bu ama bunun sebeplerine gelmeden önce İngilizce konuşmakla neye talip olduğumuzu anlamaya çalışalım. Eğer İngilizce konuşmak istiyorsanız zor olana talip oldunuz demektir. Bu kötü haberdi. İyi haber ise bazı İngilizce dilbilimciler tarafından (Linguists) dünyanın en kolay dillerinden biri İngilizce kabul edilir. konuşma ipuçları

Gelelim detaylara: Neden zor olana talip olduk? Çünü 4 dil becerisi (four skills) dediğimiz dil becerilerinden en son ve en zor aşamadır konuşmak. Bu becerileri şöyle kolaydan zora doğru sıralayabiliriz.

Reading > Listening > Writing > Speaking

Bu becerilerde ilk ikisinde kişi pasiftir. Reading yani okuma becerisinde kişi İngilizce bir şey üretmez. Sadece anlamaya çalışır. Zamanı çoktur; tekrar tekrar okur, sözlüğe bakar, gider birine de sorabilir… İkincisi olan listening ise biraz daha zordur çünkü İngilizce bir ifade üretme gereği olmasa da anlamamız gereken sözler kısa zaman içinde başarmalıyız. Karşımızdaki konuşurken onu durdurup sözlüğe bakmak mümkün değil, “sen dur ben bakıp geleyim” de denmez. Tek başınasınız ve diğer söz başlamadan konuşmaları anlamalısınız.
Diğer iki beceri olan writing ve speaking aşamasında ise kişi aktiftir yani İngilizce bir şeyler ifade etmesi beklenir. Writing yani yazma becerisinde bu kısmen daha kolay çünkü zaman var, sözlük var, yanlış yazınca silip baştan yazma var. Fakat en zor aşama olan konuşma (speaking) de ise aynı şekilde İngilizce cümleler oluşturmanız gerekecek ve bunu konuşma anında hemen yapmanız ve doğru telaffuz ile söylemeniz beklenecek. Zaman dar. Silme, üzerini karalama yapılamaz.
Ancak çok kişinin yapabildiğini siz de tabi ki yapabilirsiniz.

İngilizce konuşma ipuçları

1- Özgüven çok önemli. Hata yapmaktan korkmadan sürekli konuşma gayreti olmalı. Çünkü “hata yapmıyorsanız öğrenmiyorsunuz demektir”. Hata yoksa yeni bir şeyler katmamışız demektir. Sakin olunmalı. Goran Ivanisevic, Wimbledon Tenis turnuvasını kazanınca şöyle demişti:

This was my dream, all my life and… er… you know… to serve for the match, suddenly I have a match point out ofnowhere, you know… I came here, nobody even talked about me and now I’m holding this trophy. And it’s, it’s just…this support today is like… er… I mean… I was… er… three times in the final but this, this is just unbelievable, thisis too good…

Yukarıdaki cümlelerden birçoğu dilbilgisi (gramer) açısından yanlış. Aralarda düşünmek için zaman kazandıran, “eee” gibi sözler ve “Demek istiyorum ki”, “biliyorsunuz ki” gibi ifadeler çok. İfadelerden bazıları hatalı olsa da bunlar anlaması kolay ifadeler. Çünkü rahat bir tarzda söyleniyor. Rahat konuşabilmek için ise çok pratik yapmak ve hata yapmaktan korkmamak gerekli. Konuşmada genellikle ne söyleyeceğiniz nasıl söyleyeceğinizden daha önemlidir. (Kaynak BBC World Service)

2- Sözlerin farklı şekillerde söyleyebilmeyi öğrenin. Örneğin “The door is closed” yani kapı kapalı demek istediniz ama “ “closed” kelimesi aklınıza gelmedi. O zaman “The door is not open.” Yani “Kapı açık değil” diyebilirsiniz. “I feel dizzy.” demek yerine “I don’t feel well” diyerek durumu kurtarabilirsiniz.

3- İngilizce konuşmak için İngilizce düşünmek gerekli. Türkçe mantığa göre İngilizce cümle kurulmaz. Mesela meşhur bir cümle “Morning morning where are you going?” “Sabah sabah nereye gidiyorsun?” demek istenmiş ama İngilizcede Türkçedeki gibi “sabah sabah” şeklinde bir söz yoktur. İngilizce düşünmek zamanla gelişen bir durumdur. İngilizce bir şey ifade etmeden önce cümlemizi önce Türkçe oluşturup sonra o cümleyi İngilizceye çevirme mantığı çok yanlıştır. Cümleleri direkt İngilizce düşünerek kurmalıyız. Bu bize zaman kazandırır. Ana dilimiz Türkçede düşünüp İngilizce söylemek en yaygın hatalardandır.

4- Kelime öğrendiğiniz gibi İngilizce yaygın yada hoşunuza giden kalıp ifadeleri yada bazen cümleleri de ezberleyin. Bu konuşmada muazzam derecede işinize yarar. Hem de dinleme ve anlama yeteneğinizi hızlandırır. Çünkü dilbilgisi açısından doğruluğundan emin olarak rahatça kelimeleri kalıba oturtabilirsiniz. Örneğin “Is it because you are late?” cümlesi “Geç kaldığınızdan dolayı mı bu oldu?” şeklinde bir ifadedir. Siz “Is it because” ifadesini de cümle gibi ezberlerseniz yeri gelince doğru olur mu acaba demeden hemen benzer türetme cümleler kurabilirsiniz:
Is it because you have no Money?
Is it because Larry had an accident?
Is that because she was fired?…
Benzer kalıp ifadeler:
What is more. (Dahası)
I have difficulty in speaking English. (İngiizce konuşmada zorluk yaşıyorum)
Of the boys in the classroom I like David most. (Sınıftaki çocuklar içinde en çok David’i severim)
On the sofa is a cat. (There is a cat on the sofa ile aynı anlamdadır.)

5- Konuşma İngilizcesi açısından yaygın olan ifadeleri öğrenin. Örneğin:
I mean… (Demek istiyorum ki)
You know… (Biliyorsun ki)
Anyway (Herneyse…)
However (Bununla birlikte) vs

6- Bir konuşma yapacaksanız konu üzerinde hazırlanarak gitmeniz gerekir. Bir mind map (zihin haritası) çıkararak konuşacaklarınızı organize edebilirsiniz. Konu hakkında araştırma yaparak konu ile ilgili terminolojik kelimeleri önceden öğrenebilirsiniz.

7- İyi konuşabilmek için aktif bir dinleyici de olmalısınız. İki taraflı bir cümle akımı olduğundan konuştuğunuz kişinin sözlerini iyi takip edin ve gerekli sözel tepkiyi vermeye çalışın.
Örnek:
Richard: Rather than having a silence when speaking, you might say ‘…erm…’. I do this
quite a lot.This helps you sound natural, [Peter: uh-huh] and keeps the listener listening.
Peter: Right. So it’s not bad English?
Richard: Not at all. It’s very natural and makes you sound and feel more confident.
Peter: Oh, I see. And confidence is very important, isn’t it?
Richard: Absolutely! (Kaynak BBC world Service )

8- Doğru telaffuz (pronunciation) öğrenin. Çünkü kelimeleri yanlış seslerle söylerseniz hem karşıdaki anlamaz hem de siz yanlış telaffuzlu kelimeyi doğru zannedip öyle duymayı beklerken doğrusu size söylenince anlamayabilirsiniz.

9- Kelime vurguları ve cümle vurguları olduğunu ve konuşmacıların önemli kelimeleri vurguladıklarını unutmayın.
Kelime vurgusu sözlüklerden öğrenile bilir. Genellikle sözlüklerde (‘) işaret vurgulu yeri gösterir. Cümle vurgusu ise İngilizcenin kendi dil özelliğinden gelen yada sizin şahsi olarak üstüne basmak istediğiniz söze bağlı olarak değişir. Cümle vurgusu zamanla anlaşılır ve gelişir. Bunun için filmler izleyip İngilizce şarkılar dinleyebilirsiniz.

10- Teknoloji çok geliştiğinden imkanlar çok arttı. Kelime öğreten cep telefonu uygulamalarından, www.ingilizcebilgi.com gibi İnilizceye adanmış sitelerden, youtube’dan, İngilizce şarkılardan, İngilizce altyazılı İngilizce dublajlı filmlerden çok şeyler öğrenebilirsiniz.

11- Bol bol okuyun ve kelime öğrenin. Öğrendiğiniz kelimeleri cümlede kullanımı ile öğrenin (context meaning).

12- www.ingilizcebilgi.com dan çokça yararlanın çünkü burada çok zengin kaynak var. Hatta sanal karakter ile chat bile yapabilirsiniz.

İngilizce konuşma konusunda yapılmayacak şeyler:

1- İngilizce bilginiz var ve konuşmaktan çekiniyor sanız bundan derhal vazgeçin. Alışınca göreceksiniz ki kimse sizin hatalarınıza gülmeyecek, alay etmeyecek. “Hata yapmak , öğrenme sürecinin doğal sonucudur.”

2- Kelimeleri kuru kuru ezberlemeyin. Cümle içindeki kullanımına da dikkat edin.

3- 2 haftada İngilizce öğrenilmez. Hiç bir kişi İngilizceyi kafanıza “Download” edemez.

4- Her şey gramerde bitmiyor. Dilbilgisine boğulmayın. Asıl olan anlaşmaya yönelik olan dildir. Gramersiz de olmaz çünkü gramer kuralları dile yatkınlığı hızlandırmaya çalışır.

5- Türkçe bilmeden de İngilizce öğrenilir demek yanlıştır. Türkçeye hakim olanlar İngilizceyi daha kolay öğrenebilir. Çünkü örneğin neyin isim, neyin sıfat olduğunu, fiillerden türetilmiş isimfiilleri (gerunds, infinitives) daha kolay anlar. Zaten derler ya bir dili öğrenince ondan sonraki daha kolay öğrenilir diye. İşte bundan dolayı.

6- İllaki yurtdışına gidip orada öğrenmem gerekli şeklinde takıntılara gerek yok. Türkiye’de de iyi kurslar var. Bazıları konuşma ağırlıklı ve yapancı hocaları var.

Yazar: Şafak Demir